Ana sayfa Haberler Ayın Yazarı UYUŞTURUCU

UYUŞTURUCU

3607
0
PAYLAŞ

“Toplum için yüklendiğimiz görevlerde dikkatimizi, adımlarımızı, sözlerimizi, alın terimizi, gerekirse kanımızı esirgememeliyiz. Ama geçici, rastlantıya bağlı olan bu görevlerde kafamız sağlığını yitirmemeli, eylemsiz değil ama öfkesiz kalmalıdır.”
İsmi gibi soğuk bir kelimedir uyuşturucu. İnsanı kendi benliğinde yok eden, bedenini haksız yere erken öldüren, ruhunu ve gençliğini ispatlayamayacak kadar erken yaşlandıran bir felakettir dersek, hiç yanılmış olmayız.
Bu yazımda sizlere, ilaç ve bağımlılık konusunda eğitim almış biri olarak gençlerde uyuşturucu kullanımı, nedenleri, belirtileri ve yardım konusunda genel bir bilgi vermeye çalışacağım.
Bir maddeye bağımlı olmak, zaman alan bir süreçtir. Bu yüzden de madde kullanımının erken fark edilmesi ve önleminin alınması çok önemlidir. Her şeyden önce, ebeveynin çok dikkatli ve iyi bir gözlemci olması gerekir. Unutulmamalıdır ki bir çocuk ilk önce aile tarafından eğitilir. Çocukluğunda yaşadığı iniş çıkışlar ileriki yaşlarında büyük travmalara dönüşebilir. Bu noktada küçük ya da büyük, her türlü detayı dikkatle incelemek, çevresindeki arkadaş ve aileleri tanımak, sürekli olarak çocuğunuzla iletişim içinde olmak ve sizin için ne kadar önemli bir birey olduğunu hissettirmek gelişimi ve kişiliği için son derece önemlidir. Unutulmamalıdır ki hiçbir şey için geç değildir. Ebeveynler çocuklarına madde kullanımı hakkında yaklaşırken yargılayıcı ve katı olmamalı, tam tersi çocukla iletişim kurmalı ve madde kullanımı problemini çözmek konusunda onu destekleyeceğini hissettirmelidir. Ebeveynler kendilerini suçlayıp panik olmamalı, soğukkanlılıkla uzmanlardan yardım yolları aramalıdır. Aynı zamanda şunu unutmayın ki bağımlılık tedavisinde en önemli unsur kişinin bunu istemesi ve kendini hazır hissetmesidir; bu uzun ve zor bir yoldur ve aile tam da bu noktada en önemli gorevi üstlenmektedir. Bağımlı, aile ve uzman üçgeninde inanın başarı cok yüksektir. Yeniden tekrarlamak istiyorum ki bağımlığın altında yatan birçok neden olabilir. O yüzden de çocukla iletişim kurarken yargısız yaklaşım ve empati çok önemlidir. Aşağıdaki liste çocuğunuzun hayatını gözlemlemekte size önemli bir rehber niteliği taşımaktadır. Ancak şunu hemen belirtmeliyim ki, bu belirtilerden bir veya birkaçı çocuğunuzda depresyon, kaygı, bunalım, kişilik bozukluğu ve daha pek çok psikolojik sebeplerden kaynaklı bulunabilir. Önlem almak için harekete geçmeden önce, bunu mutlaka göz önünde bulundurmanız gerekir.
Şimdi genel işaretlere bir bakalım:
Madde ve madde kullanımı teçhizatıyla ilgili fiziksel kanıt
Davranış problemleri ve okulda zayıf notlar
Duygusal uzaklaşma, kabuğuna çekilme, depresyon veya yorgunluk
Arkadaşlıklarda değişim veya yaşıtlardan aşırı etkilenme
Düşmanca tavırlar, alınganlık, veya ev içindeki ilişkilere katılım düzeyinde değişiklik
Okul sonrası ve haftasonu bulunduğu yerler hakkında yalan söyleme ve kaçamak yapmada artış
Kişisel görünümüne ilgisinin düşmesi
Kan çanağı gözler, gözaltı morlukları, akan burun, sık sık boğaz ağrısı, hızlı kilo kaybı gibi fiziksel değişiklikler
Ruh halinde, yeme içme ve uyuma alışkanlıklarında değişiklikler
Dalgınlık ve hafıza problemleri

Araştırmalar, madde kullanımı ve bağımlılığı önleme ve tedavi etmede aile terapisinin çok etkili olduğunu kanıtlamıştır. Bu nedenle konunun uzmanı profesyonel bir terapistin, gencin madde kullanımı ile ilgili problemini değerlendirip sizi en uygun tedaviye yönlendirmesi en doğru yöntem olacaktır. Eğer bağımlılık gelişmişse tedaviye vakit kaybetmeden hemen başlanmalıdır. Uzmanlar, ayakta ya da yatarak tedavi konusunda size yardımcı olacaktır. Bu tedavilerde amaç, ailenin ve uzmanlariı destegi ile aile içindeki iletişime odaklanıp, aile üyeleri arasındaki sorunların kaynağına inerek, çözum odaklı, iyileştirici bir çalışma yapmaktır.
Anne ve baba, kendi çocuklarının gelişimini, doğumdan itibaren etkileyebilecek bir güçte olduklarını bilmek zorundadır. Bu nedenle ebeveynlerin sahip olduğu farkındalık ve çocuklarıyla kuracakları iyi iletişim, çocuğun sağlıklı gelişmesi ve iyi alışkanlıklar edinmesi konusunda işleri kolaylaştıracaktır. Ergenliğe geçişte, genç çocuk kendini sorgulamakta, kimliğini bulmaya çalışmakta ve kendinin daha farkında olduğu bir döneme girmektedir. Çocuğa öncelikle “Hayır” kelimesinin hayatına malolacak bir hatayı engelleyebilecek sihirli bir kelime olduğu anlatılmalıdir. Sosyal çevresinin baskılarına karşı koyabilicegi bu sihirli kelime, madde bağımlısı olmasına sebep olacak kötü arkadaşlara karşı kendini koruyabileceği en güvenli kalesi olacaktır. Anne ve babanın gençle ilişkilerini doğru biçimde yönetmeye, bazı yeniliklere adapte olmaya ihtiyaçları vardır. Aile fertlerinin birbirlerini desteklemeleri, olumlu olumsuz tüm şartlarda beraber olacaklarını belirtmeleri ve sevgilerini birbirlerine ifade etmeleri çok önemlidir. Ebeveynler, sigara, uyuşturucu ve alkol hakkında çocuklarına karşı sınırları çok iyi ve açık çizmelidir. Aynı zamanda çocuklarına iyi birer rol model olmalıdırlar. Çocuga yeterli güven duygusunu verebilmek ve bunu yaparken inandırıcı olmak için, mutlaka sistemli, prensipli, dengeli ve çözüm odaklı ebeveynler olmaya gayret etmek gerekir. Çocuklar ve gençlerin, ebeveynlerin koyduğu kural ve beklentilerin, ebeveynlerin onlara duyduğu sevgi ve iyiliklerini düşünmelerinden kaynaklandığını anlamaları önemlidir. Bunun için de iyi bir iletişim şarttır.
Yaşam döngüsünün, aile içindeki her evresinde, özellikle de madde denenmesi ve kullanımı ile ilgili konularda, ebeveynlerin çocuklarının hayatında aktif bir rol alması, anlayış empati ve sonsuz bir sevgiyle yaklaşarak güçlü bir iletişim içinde olması, hiç şüphesiz büyük ve olumlu bir etki yaratacak, sorunları aşarken sağlıklı çözümler bulmada aileye ve çocuğa güçlü bir rehber olacaktır. Unutmayın ki çocuğunuza yapacağınız en büyük kötülük onun bir hiç olduğunu hissettirmeniz olacaktır
Sevgi en iyi ilaçtır.